31 Mayıs 2012 Perşembe
yazıyorum yazıyorum da .....
Kendime Not:Biraz sakin olmalısın.İnsanların ne dediğiyle yaşayamazsın.Azıcık toparlan!!!
artık bir blogum varya sürekli yazma isteği ne yazsam düşüncesi böyle bi havalar falan...2 gündür ne yazayımdan daha fazla sorduğum bir sorum var benim: neden yazıyorum?
Neden mi yazıyorum inanın bende bunu defalarca kendime sordum.Her soruşumda aynı cevaplar aldım kendimden.
çok mu yetenekliyim? yoo...
yazdıklarım çok mu faydalı ? yoo..
insanlar benim yazdıklarımı okumasalar çok şey kaybederler mi? yoo..
şuan öyle bi durumdayımki arkadaşlarıma sürekli okudunuz dimi yazılarımı diyip duruyorum görmedim diyene link atıyorum elimden gelse sokakta gördüğüm insana git de benim blogumu oku diye yalvarıcam...ama bu hiç tarzım olan bi davranış değil tabi..
ben yazıyım isteyen okusun..
Yazmak iyi geliyor çoğu zaman.acılarını unutturuyo insana.Kendini tanıma olanağı sağlıyo.karşısındakini bir dost bir sırdaş olduğunu düşünüp yazıyo insan..
bir de şu var unutkanım ben… Hemen her şeyi unutabilme yeteneğine sahibim..bazen en gereksiz detayları bile unutmam bazen öyle bir şey anlatırlarki bunu nasıl unutmuşum ben diye kendi kendime kızar dururum... Çok dertliyim bu konuda...
mesela beni çok kırdığını bildiğim birini görünce neden kırdığını anımsayamadığım için bir şey olmamış gibi davrandığım olmuştur..
el yazısı yazmaya üşenince bide bi kaç arkadaşım gerekli gazı da verince blogumu açmış bulundum...
şimdilerde konu sıkıntısı çekmekteyim hergünümü her anımı yazamam biliyorum her arkadaşımı tek tek anlatamayacağımında farkına vardım ee önümde bilgisayar kalakaldım... ve işte şimdi bu yazı çıkıyor ortaya..
bu ara ekstra dengesizim havalardanmıdır nedir anlamadım sürekli gülerken bi an bi bakıyorum kim bilir kaç dakikadır yanımdakileri dinlemiyorum..kafamda neler neler kurmuşum neleri dert edinmişim beş dakikada...
ve her zamanki gibi belli etmeme çabasındayımm
bir melankolidirki gidiyor
içim dışım birdir benim diye söylenirken ne oldu da içim dışım ters yönlerde ilerlemeye başladılar?
olması gereken çizilmiş yolları böyle miydi?
yoksa ikisi de birlikte olmaktan sıkılmışlar mıydı?
yok yok.. bence yan yana yürümenin yorgunluğundan sıyrılmak istediler...
şimdi onların keyfi yerinde..
şimdi ben bu kapalı havada çözemediğim bir ruh hali içindeyken mantıklı düşünememenin verdiği salaklık ile söyleyebilirim ki
"içinden geçeni tutmamak gerekir..."
neyse...
mutluluklar çok güzel
Blogumu seviyorum…
Burası benim…
İyi ki almışım diyorum.....
29 Mayıs 2012 Salı
bfakçay :)
Blogumu andaça çevirmek niyetinde değilim ancak size kankaların bitanesi B.Fatih Akçay dan bahsetmezsem olmaz.onu anlatabileceğim bi yazı yazabilmem mümkün değil ama elimden geleni yapacağım :)
Bir insanın başına gelebilecek en güzel şey fatih gibi bir dosttur.ama ben onu öyle kıskanırım öyle kıskanırımki kimseyle ben gibi olmasına izin vermem. mümkün değil paylaşamam ben onu. kimle benden biraz daha fazla gülse eğlense ( ki çok nadir olur bu:P) ben fesatlığımdan ölürüm.bu konuda açık ve netim.diğer kişi haberdar değildir bu durumdan çünkü bütün nazımı kaprisimi fatih çeker sabır taşımdır o benim.
Bir insanın başına gelebilecek en güzel şey fatih gibi bir dosttur.ama ben onu öyle kıskanırım öyle kıskanırımki kimseyle ben gibi olmasına izin vermem. mümkün değil paylaşamam ben onu. kimle benden biraz daha fazla gülse eğlense ( ki çok nadir olur bu:P) ben fesatlığımdan ölürüm.bu konuda açık ve netim.diğer kişi haberdar değildir bu durumdan çünkü bütün nazımı kaprisimi fatih çeker sabır taşımdır o benim.
şimdiye kadar hiç yeter,bıktım,çekemiycem vs demişliği yoktur mesela ki yapmadığım çocukluk atmadığım trip kalmamıştır kendisine...
şuan kendimi en masum halimle anlatma çabasındayım. benim çevremdekiler de kızar ona yaptığım haksızlıklara sen daha ne istiyosun bu çocuktan, ben olsam senle konuşmazdım o sana iyi dayanıyo, hadi o senin hep yanındaydı hep destekcindi vazgeçemiyosun o senden niye vazgecemiyo onu anlamıyorum gibi cümleler başkalarından sık sık duyduğum ifadelerdendir.
''hoşlanılan çocuğum kız kankası bütün kötülüklerin anasıdır'' diye bi söz okumuştum ve tam olarak kendimi bulmuştum o sözde. kız arkadaşını bizimle kaynaştırma çabasındayken kızın geldiğini görünce topluca arkamızı mı dönmedik, bütün planlar yapılmışken son anda o kız gelmesin mi demedik ( bu kararları topluca almıştık ama fatihe aktarmak tabiki bana düşmüştü)
sorun yaratacağımı bile bile atma dediği zamanlarda inadına mesaj atmışlığım da vardır. (tekrardan çoook özür diliyorum kankam ama aynısını bugün olsa yine yaparmıydım yapmazmıydım kestiremiyorum)
küs olduğumuzu sanan birinin yanında selam vermedi diye günlerce konuşmamışlığım var benim. halbuki zaten aynı sınıftayız akşamları istediğimiz kadar konuşuyoruz orda sorun çıkarmanın ne alemi var dimi. ama rahat durmıycamilla eziyet edicem ya hemen neden buldum işte.
yaptıklarımın en masum olanlarını anlattım şimdi hepsini arka arkaya sıralayıp benden soğumasınıda göze alamam hani :)
işte bütün bu cadılıklarıma rağmen söylediği en sinirli söz -ben seni 4 yıl boyunca iyi çekmişim valla.başkası olsa hayatta çekmezdim.-
Tabi hep böyle benim yaptığım hataları onun affetmesine dayanan bi ilişkimiz olmadı.beraber geçirdiğimiz kahkaha dolu birbirinden güzel sayısız günlerimizde var bizim.ondan başka kimle hiç susmadan sıkılmadan 7 saat aynı yerde oturabilirim bilmiyorum. başkasınada gerek yok zaten.
canım arkadaşım bi keresinde ''senle buluştuktan sonra başıma bişey gelcek diye korkuyorum demişti. çok gülen çok ağlar teorisinden..ama bu genelleme bize hiiç yansımadı :)
en sevdiğim huylarından biridene kadar kızarsa kızsın
başkalarının yanında ağzını açıp tek kelime söylemez. ''seninle sonra görüşcez!!' bakışını atar ben mesajı alır toparlamaya çalışırım. en uygun zamanda da fırçamı yer uyarımı alırım :)
Fatihe arkadaş demem birazcık haksızlık geliyo bana sanırım hayallerimdeki kardeş tam olarak o :) kendi kardeşimede bol bol anlatırım kendisini umarım örnek alır :)
korumacılığı,sahip çıkması, ne olursa olsun yanımda ilk onun olacağını hissettirmesi,bana bu kadar güvenmesi
-bir tek fatih olsun bana bişey olmaz- dedirttiriyo bana :)
istanbulu kazandığını söylediğinde iyi git gör gününü,yılda 2 kere görüşürüz artık ne güzel diye kızmıştım
ben sanıyorumki yeni okul yeni çevre yeni şehir aradaki uzun mesafe bizi uzaklaştıracak ama o istanbuldayken bile hayatına,arkadaşlarına karışmam,bi şey yapmadan bi karar almadan ona danışmam bunun mümkün olmadığını gösterdi bana:)
benim hayatımda onla kıyaslayabileceğim biri yok ama o istanbulda bir 'çakma derya' bulmuş öyle diyo:)
sevinsem mii üzülsem miii....
işte böyle B.Fatih Akçay benim hayatımdaki en önemli en değerli kişidir.kimse kırılıp darılmaz umarım ama dünya bir yana o bir yanadır.
şimdi eğer bu yazıyı okudusanız lütfen maşallah diyinde kankamla aram bozulmasın :)
28 Mayıs 2012 Pazartesi
herkes mutlu ben mutlu :)
ilk yazılarımı keyifle gülerek çabuk çabuk yazınca mutlu olmuştum havaya girmiştim bugün sabahtan beri ne yazsam diye düşünmekteyim.ben blogger havasına çok erken girmişim anladım ve bugün resmen çakıldım. ama yazmassamda çatlıycam bütün hevesim içimde patlıycak biliyorum o yüzden başladım bile karalamaya artık aklıma ne gelirse..ilk günlerin heyecanındayım beni mazur görün :)

evet artık yalvarıyodum güldürmeyin diye :))
Ceren ÇİĞDEMCİ -Seren ÇELENLİOĞLU muhteşem ikilisi...kesinlikle görülmeye değerler birbirlerini iyiki bulmuşlar bu kadar eğlenceli bi ikili daha yoktur..Ramazan ve Aliihsan onların eline düşerse ortalık tam bir şölen alanı haline geliyo saatlerce izleyin hiç sıkılmazsınız.cerenin bana odaklan demesini görmenizi isterdim.serenin eski ev e gelişi bile olaylıdır genelde telefonla konuşarak gelir ve biz içerde otururken otobusten inmiş serenin sesini duymaya başlarız buca sokaklarını inlete inlete bütün enerjisiyle gelir.bi insan hiç mi yorulmaz hiç mi üzülmez.neyse maşallah diyorum hiç bozulmasınlar hep gülsünler :) seviyorum kızlar sizii:)
Sadık üzengi ve Nevzat Başkaya arkadaşlarım bugün tavla oynamaktan bizimle pek ilgilenmediler ama normalde ikisinin olaylara bakış açısı hep bi farklıdır özlü sözleri pek bi meşhurdur:) sarhoşken yaptıklarını ayıkken anlatmaları bile ayrı bi eğlencelidir onlarsız olmaz:)
Aliihsan a bugün iyi saatte olsunlar mı desem ne desem bilemedim ama bişeyler geldi tutturdu fal bakıcam diye..bildiğiniz saatlerce konuşuyo anlatıyoda anlatıyo.. cerenle goncaya ard arda süper baktı bana geldi bizde bi durgunluk bi ağırlık..aliihsan noldu.bilmiyorum noldu..aliihsan korkutmasana beni.korkcak bişey yokda hani bişeyler var bi sorun var diyo..hadi buyur burdan yak.. saatlerdir gülen ben dokunsalar ağlıycak durumdayım ( asla ağlamam aslında)

sonuç olarak ben yine mutlu olmanın yolunu buldum yanımdakilere şükrettim kendi kendine dert edinenlere üzüldüm yaşadıklarıma iyiki dedim beni anlayan birileri olduğunu gördükçe ne kadar şanslı olduğumu hissettim:)
27 Mayıs 2012 Pazar
insanın öteki yarısını bulması gibisi yoktur :)
lise 2 yılları..artık nasıl ağır bi ergenlik geçiriyosam nasıl bir psikolojideysem şimdilerde ruhikizim diye tabir ettiğim arka sıramda oturan azra gökovalı ya utana sıkıla sen beni sevmiyosun dimi accayip negatif enerji alıyorum senden demiştim..ve bunu söylediğimde azra beni sevmeye başladı biliyorum:)
ruh ikizim diyorum çünkü biz arkadaşlığı yakın arkadaşlığı falan aştık biliyorum. tabiiki yakın arkadaşlar bir bakıştan bir hareketten ne demek istediğini kızdığını üzüldüğünü vs anlar ama bizim azrayla bakışlarımızla uzun uzun konuşmuşluğumuz vardır. lise sondaydık hemen hemen 7/24 beraberdik ve şuan tam hatırlayamadığım bi olay karşısında kimseye çaktırmadan ortak bir karar vermemiz gerekiyordu o sınıfın kapısındaydı ben sırada oturuyodum ciddi ciddi düşünce okuma mı diyim telepati mi diyim biz o gün içimizi okuyarak aynı tepkiyi verme kararı almıştık.o gün bugündür iflah olmuyoruz zaten..
-şimdi bişey derdim ama zaten biliyosundur ne diceğimi
+hissetmişsindir zatende olsun anlatayım dedim vb..:)
aynı anda aynı mesajı atmak aynı şeyi söylemek aynı olaya gülmek -ama öyle gülmek ki ikimizden başka kimse bilemez aslında neye güldüğümüzü- falan artık çok normal şeyler bizim için..tabu oyununda 30 saniyede 6 kelimeyi ard arda bilmişliğimiz var bizim hep övünürüz zaten bununla :)
kendisine ruh ikizim desemde şuan tıp okuyan ve bu kadar başarılı olan birinin benim gibi bir çatlakla ne işi olur diye düşünebilirsiniz.ama aslında tıp kazanmasında önemli bir payım vardır.isterseniz sorun kendisine..bir ergen tribimle aylarca küs kaldık ve zavallım artık bensiz nasıl sıkıldıysa kendini derslerine vermiş tıp kazanmış.çokta iyi etmiş o yüzden bir kere daha gururla söylüyorum iyiki küsmüşüz=)
bizim yaşadıklarımız satırlara bloglara sığmaz ama hem kalıcı olsun hemde açılış yazımda yazdığım gibi arkadaş konusunda ne kadar şanslı olduğumu görün istediimm :)
lisede aynı sınıf aynı sıra aynı dershane hep beraberdik öyle çok sevgi dolu canımlı cicimli değildik ama ''bence'' en güzel anılarımız hep beraberdir ne duyarsak ne yaşarsak ilk birbirimize anlatırdık okulu/dershaneyi ektiyse birimiz diğerimizin attığı mesaj ''kimlesin köpek:D '' olurdu göstermesekte işte böyle severdik biz birbirimizi:)
sürekli beraberken ne doğum günü ne yılbaşı birbirimize hiç hediye alamadık mesela..en sonunda baktık olmuyo biz zaten birbirimizin hediyesiyiz yaa diyip vazgeçtik uğraşmaktan.(kesinlikle bu kadar duygusal değiliz)
şimdi çook özlediğim starbucks keyfimiz vardı bizim.
+öğlen yemek yemeyelim çıkışta oraya gidelim?
- tamam
+azraa yarıınn starbucksta buluşmalıyız mutlaka!!
-yine mi yaa başka yermi yok.kaçta? :D
en parasız zamanlarımızda bile bu olayımızdan hiç vazgeçmedik :)
liseden konuşmayarak mezun olduk. azra bıraktı gitti ıspartalara. ben aynı çevrede devam.yanımdakiler değişti mekanlar aynı.her yerde bi anı bi rezillik bi komiklik bi kahkaha..
yine böyle anılarla dolu bi günde dayanamayıp mesaj attım. dedim kızım nereye gitsem kendi kendime gülüyorum.kimse neye güldüğümü anlamıyo anlatıyorum şimdi böyle anlatınca komik olmadı ama aslında çok komikti durumları falan.biz barışalım olmıycak bu böyle. ve bir daha hiç susmadık... hakkaten susmuyoruz. avea sms paketleri saolsun :)
şuan azrayı hiç görmeyen arkadaşlarım çok iyi tanıyolar yolda görseler selam verirler. bence benimde ıspartada küçümsenmeyecek kadar bi ünüm var :P
biz iki ayrı şehirde daha bi barışık daha bi dost daha bi ikiz olduk anlayacağınız.. hatta inanmayacaksınız ama birbirimize hediye bile alıp yolladııkk :)
içine yazılan aynı not bize yine yok artık dedirttii
iyiki doğdun mutlu yıllar falan değildi tabiki o not. cümleyi aynen yazıyorum:
görüşmeyeli yazım çok bozulmuş dimi ?
yaa biz işte böyle ikiziz :)
tam olarak en son geçen sene bu günlerde görüşmüştük starbucks zaafından yararlanarak onu bize gelmeye ikna etmiştim şimdi de gün sayıyorum az kaldı gelmesine :) bu sefer tüm planlar hazır geldiğinde bir post daha yazacağımdan eminim :) bol fotograflı olmasına özen göstericem şimdilik liseden kalma fotolarla idare ettim :)
şimdilik bu kadar yazmış olayım daha azraya yazı yazdığımı girip okumasını söyliycem :)
26 Mayıs 2012 Cumartesi
neyse halim çıksın faaliim :)
bizim fal seanslarımız efsane olma yolunda emin adımlarla ilerleyedursun biz içimizden geçeneleri,dilediklerimizi,istediklerimizi,söyleyemediklerimizi fincanı bahane ederek söyler olduk.
tabiiki işin eğlencesindeyiz ama arada tutturdukça egomuz tavan yapmıyo değil..böyle bi havalanmalar falan :)
En son dün canımız cafemiz Eski Ev de soner abimizden çok sevgili kankeytam Aliihsan Özen e cafede falcı olarak işe başlama teklifi geldi imajı ortamın atmosferini herşeyi detaylı olarak konuştuk düşünme aşamasındayız:)
eski ev takıntımızdan bahsediyim..yorgun bir günümüzde tesadüfen önünden geçerken hadi girelim ya alt tarafı çay içicez diyip girdik..bir daha çıkamadık desem abartmış olmam heralde..sanırım bağımlı olduk..şöyle anlatıyım ister sabahın 8 inde gidin ister öğlen ister akşam 6 da her saat muhakkak bizden biri ordadır aksi mümkün değildir.şuan öyle bi durumdayız ki hangimizin ne yediği ne içtiği hangi bardaktan içtiği bile bellidir..gonca peynir yemez aliihsan mantar sevmez çayı demli içer derya baharat sevmez orta kahvesi olmadan olmaz nevzatın favorisi kalp ayvalık tostu ecenin olmassa olmazı patates kızartması bircenin ızgara köfte yanına mutlaka makarnası hepsi ordakilerin ezberinde şuanda ve biliyorum okul kapanıyo diye üzülüyolar:)
birbirimizi okulda göremediysek mesaj atmak ya da aramak yerine direkt oraya gider olduk..inanın abartmıyorum tamamen gerçek:)
kahve falı diyordum..
hergün türk kahvesi içmezsek olmaz.saat kaç olursa olsun o kahve içilecek evlere öyle gidilecek..buraya kadar herşey tamam ama biz artık her fincanı kapatır olduk millet günlük astroloji falı okur biz kahve falı bakıyoruz..umarım bu yazının herhangibir yerinde çarpılmam....
goncayla anlaşmamız var kötü şey söylemek yok hep iyi şeyler olucak bizim hayatlarımızda mükemmeliz ya o bakımdan:)
aliihsanı ciddi ciddi dinliyorum çoğunlukla inanıyorum bazen inanmak istemiyorum adam aşmış artık isim bile veriyo bu konudaki küçük sırrını bana söyledi bu arada havamıda atıyım hohoo
cCc ali ihsan reyiz cCc
en son bana fal baktığında iyi bişey desin diye gözünün içine bakıyorum o bi fincana bakıyo bi bana bakıyo bi fincana bi bana..bişey dicek ama diyemiyo senle sonra konuşalım dedi ve biz ertesi gün 4 saat susmadan konuştukk...bu 4 saatlik görüşmemizden CANIM RUH İKİZİM AZRA GÖKOVALI da bayaa bi faydalandıı :)
bu arada bütün bunlar olurken biz gayet final haftamızdaydık hatta hala öyleyiz ama kimin umrundaa..ben zaten hayatı ciddiye almamak için yaratılmışım kendim gibileride bulmuşum gülüyorum eğleniyoruumm:)
bu kadar kahve muhabbeti yaptıktan sonra kendime bol köpüklü bi türk kahvesi yapmayı düşünerek yazımın sonuna geldiğimi belirtiyorum..vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederimm
ne demişler kahve bahane muhabbet şahane :)
tabiiki işin eğlencesindeyiz ama arada tutturdukça egomuz tavan yapmıyo değil..böyle bi havalanmalar falan :)
En son dün canımız cafemiz Eski Ev de soner abimizden çok sevgili kankeytam Aliihsan Özen e cafede falcı olarak işe başlama teklifi geldi imajı ortamın atmosferini herşeyi detaylı olarak konuştuk düşünme aşamasındayız:)
eski ev takıntımızdan bahsediyim..yorgun bir günümüzde tesadüfen önünden geçerken hadi girelim ya alt tarafı çay içicez diyip girdik..bir daha çıkamadık desem abartmış olmam heralde..sanırım bağımlı olduk..şöyle anlatıyım ister sabahın 8 inde gidin ister öğlen ister akşam 6 da her saat muhakkak bizden biri ordadır aksi mümkün değildir.şuan öyle bi durumdayız ki hangimizin ne yediği ne içtiği hangi bardaktan içtiği bile bellidir..gonca peynir yemez aliihsan mantar sevmez çayı demli içer derya baharat sevmez orta kahvesi olmadan olmaz nevzatın favorisi kalp ayvalık tostu ecenin olmassa olmazı patates kızartması bircenin ızgara köfte yanına mutlaka makarnası hepsi ordakilerin ezberinde şuanda ve biliyorum okul kapanıyo diye üzülüyolar:)
birbirimizi okulda göremediysek mesaj atmak ya da aramak yerine direkt oraya gider olduk..inanın abartmıyorum tamamen gerçek:)
kahve falı diyordum..
hergün türk kahvesi içmezsek olmaz.saat kaç olursa olsun o kahve içilecek evlere öyle gidilecek..buraya kadar herşey tamam ama biz artık her fincanı kapatır olduk millet günlük astroloji falı okur biz kahve falı bakıyoruz..umarım bu yazının herhangibir yerinde çarpılmam....
goncayla anlaşmamız var kötü şey söylemek yok hep iyi şeyler olucak bizim hayatlarımızda mükemmeliz ya o bakımdan:)
bu arada bugüne kadar içtiğimiz en güzel kahvenin en güzel fincanlarınıda sizinle paylaşıyım fotoğraf sadık üzengi ye ait :)
aliihsanı ciddi ciddi dinliyorum çoğunlukla inanıyorum bazen inanmak istemiyorum adam aşmış artık isim bile veriyo bu konudaki küçük sırrını bana söyledi bu arada havamıda atıyım hohoo
cCc ali ihsan reyiz cCc
en son bana fal baktığında iyi bişey desin diye gözünün içine bakıyorum o bi fincana bakıyo bi bana bakıyo bi fincana bi bana..bişey dicek ama diyemiyo senle sonra konuşalım dedi ve biz ertesi gün 4 saat susmadan konuştukk...bu 4 saatlik görüşmemizden CANIM RUH İKİZİM AZRA GÖKOVALI da bayaa bi faydalandıı :)
bu arada bütün bunlar olurken biz gayet final haftamızdaydık hatta hala öyleyiz ama kimin umrundaa..ben zaten hayatı ciddiye almamak için yaratılmışım kendim gibileride bulmuşum gülüyorum eğleniyoruumm:)
bu kadar kahve muhabbeti yaptıktan sonra kendime bol köpüklü bi türk kahvesi yapmayı düşünerek yazımın sonuna geldiğimi belirtiyorum..vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederimm
ne demişler kahve bahane muhabbet şahane :)
25 Mayıs 2012 Cuma
açılış yazısı :)
aslında çok akıllı geçinirim önce mantık ille mantık sonra duygular gelir benim için. ama artık nasıl gaza geldiysem gecenin bu saatinde blog açtım şimdi sırıta sırıta ilk yazımı yazmaya çalışıyorum. 2 gün önce canım arkadasım sıla nın bi resminin altına bi günümüzü özetlediğimde sıla demişti sende blog açsana diye bende sanki hep bu anı bekliyomuşum gibi direk atladım tamam olur diye ve şimdi burdayım:) bu sayfayı açmamda katkıları olan ali ihsan özen ve sadık üzengi arkadaşlarımada çok çok teşekkür ediyorumm :) takıntılı ve gıcık biri olduğumdan kimseye eziyet etmiyim kendi kendime yazıyım okuyayım eğleniyim hüzünleniyim kafama göre takılayım istedim..tabiikide okumak zorunda değilsiniz burayı günlük gibi kullanmaya kararlıyım bakalım kaç kişi tahammül edebilicek yazdıklarıma:)
dedikoduyuda severim ayrıca hatta sevmem diyenleri samimi bulmam..her konuda bütün son dedikodulardan haberdarımdır .. zaten normalde de çok konuşurum kendimi anlatır dururum kimse sormasa da sormuşlar gibi davranabilirim mesela... dinlemeyi de bilirim tabiiki..aslında benim hayatımda hüzüne de pek yer yoktur arkadaşlarım sadece gülerken gözümden yaş geldiğini görmüşlerdir bununla hep övünürüm. atlattığım tek hayati tehlikem gülerken nefessiz kalmaktır kısacası ben demek gülmek demektir:)
hayatımın merkezi arkadaşlarımdır diyebilirim.. onlar benim seçtiğim ailem aslında.. benim bütün arkadaşlıklarım fırtınalıdır mesela şuan en yakınımdakilerle bile hatta en çok onlarla zamanında küsmüşlüğüm vardır hafiften dengesizimdir de.neyse zaten bütün yakın arkadaşlarım için tek tek yazı yazmayı planlıyorum herkes bilsin ne kadar şanslı olduğumu dimi ama:) ayrıca noktalama işaretleri ve imla kurallarıyla aram pek yoktur bide buralara henüz yabancı olduğum için blogum renksiz eğlencesiz gelebilir en yakın zaman da alışıp renk katacağımdan eminim :) kendime güvenirim hırslarım yoktur ama bişeyi kafama koyduysam muhakkak yaparım er yada geç yaparım demiyorum çünkü herşey hemen olsun bitsin isterim öylede tez canlıyım bu huyumu en iyi Gonca Savaş bilir ve bu konuda pek bi dertlidir:)..mesela şimdi buraya yazabileceğim en az üç kişi-konu hazır bile.. 2güne kalmaz dökerim içimdekileri :) hep iyi huylarımdan bahsettim ama gerçek yüzümü en iyi B.Fatih Akçay ve Azra Gökovalı bilir..en ergen en saçma triplerimi en çok onlar çekmiştir sabırlarına hayranım onların :) diyorum ya ben arkadaş konusunda gerçekten şanslı olanlardanım :) ilk yazımın sonuna gelmiş bulunmaktayım kendimi özletmeden geri döneceğimden emin olabilirsiniz:)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)